Zenith El Primero Manufacture Le Locle Super Clone ETA

Zenith El Primero Manufacture Le Locle Super Clone ETA – Georges Favre Jacot tarafından kurulan Zenith yaklaşık iki asırlık başarılı çizgisini sürdürmeye devam ediyor. İsviçrenin en önemli markalarından olan Zenith, zamanın öncü devrimlerinden olmayı herkesten iyi biliyor. Bir saatten beklenebilecek her şeyi, hassasiyeti, lüksü, güçlü tasarımları ve albeniyi tüm saatlerinde olduğu kusursuz bir şekilde devam ettiriyor.

Zenith El Primero Manufacture Le Locle Super Clone ETA

Lüks saat endüstrisinin İsviçreli üreticilerinden olan Zenith Pilot type saat tasarımlarının en gözde ve aranan saatlerini tasarlamaya devam ediyor. 2017 yılında görücüye çıkardığı Zenith Pilot Type 20 Extra Special Chronograph serisine, dünyaca ünlü saat ve mücevher fuarı Baselworld’de bir yenisini ekledi. Kadran ve bileklik renklerindeki farklılıklar bir yana diğer sürümdeki pilot type serisinden ayrılan saat başlı başına bir kimliğe sahip gibi görünüyor.

Havacı saati olarak bilinen pilot type saatler göz önüne alındığında bronz renk belki de akla pek gelmeyebilir. Çoğu zaman metalik ve siyah renklerin kullanıldığı bu saatlerden farklı olarak Zenith daha çok nostaljik bir görünüme sahip, mavi kadranı ve süet kordonlarıyla dikkat çeken bu modelde beklenmeyen bir tasarım ortaya koydu. Genellikle saat kasalarındaki bronz renk tercihi vintage görünümü güçlendirmek için kahve ve siyah renkli kordonlar ile tamamlanır ancak mavi kullanmak tabi ki farklı ve stil sahibi bir markanın yapabileceği bir şey. İki yıldır saatlerinde bronz rengi kullanarak pilot type kalıplarını yıkan Zenith, vintage görünümlü eşsiz saatleriyle yine zamanın çok ötesinde olmayı başardı. Mavi kordonlar ile daha genç ruhlu bir tasarımı amaçlayan Zenith, Pilot Type 20 Extra Special Chronograph sürümünü uçuşa geçirmiş desek yeridir.

Saatlerdeki kronograf özelliği tıpkı bir kronometre gibi çalışıyor. Saatten bağımsız olarak süre tutmayı sağlayan; dakika saniye ve salise sayaçlarını bir arada bulunduran kronograf saatler koşu ve antrenman gibi etkinliklerde kullanıcıların çok büyük yardımcısı oluyor.  Pilot Type 20 Extra Special Chronograph daha önce Zenith tarafından yapılmış Dünya’nın en doğru ölçümünü yapan kronografın yeni nesil bir versiyonunu taşıyor.

Zenith markası 2017 yılında dünyanın en yüksek frekanslı otomatik kronograf dizaynını ilan ederek saat endüstrisinin geleceğini şekillendirecek adımlardan birini atmıştı. Saniyenin yüzde birini ölçmeyi başaran bu kronograf Defy el Primero 21 ile tanıtılmıştı. Şimdi ise Zenith Defy Zero G Watch ile fütüristik bir geleceği işaret ediyor ve yer çekimini baş aşağı ederek ona meydan okuyan “ yerçekimi kontrol” modülünü tüm dünyaya duyurmaya hazırlanıyor.

Pahalı ve ihtişamlı saatleriyle saat endüstrisinin meşhur markalarından olan Zenith’in kökleri 1865 yılına kadar uzanıyor. Dünyanın en iyi saatlerini yapan İsviçre’nin saat üreticilerinden biri olan Zenith saat yapım sektörüne yeni patentleri ve farklı bakış açılarıyla başka bir boyut kazandırıyor. Tasarımlarında teknolojik ve mekanik yenilikleri taşımasının yanı sıra şık ve modern çizgiye sahip olması yönüyle de lüks saat ve mücevher üreticileri arasında kendi stilini ortaya koyuyor. Bir saatte aranan tüm özelliklere ek olarak bilinmedik ve beklenmedik yenilikleriyle adından söz ettiren Zenith markası ilk olarak Christophe Colomb koleksiyonunda tanıttığı yerçekimi kontrol modülünü bir adım daha geliştirerek Defy Zero G serisinde karşımıza çıkarıyor.

Yer çekimi zaman kavramı üzerinde oldukça değişik etkilere sahip. Bu etkiler saatlerde de geri kalmalara, durmalara ve çeşitli aksaklıkların yaşanmasına neden olabiliyor. Fark edemeyeceğimiz kadar küçük de olsa yaşanan bu sapmaları teknolojik yönleri gelişmiş saatlerle önlemek ve güçlü bir saate sahip olmak için tavsiye edilebilecek sınırlı sayıda saat markası var. Bu markalardan tasarım yönüyle ayrılan Zenith Defy Zero G Watch, saatin üzerindeki yer çekimi etkisini sıfırlamayı başarmış. Bu durum günlük hayatınızda belki sizi etkilemeyecektir ama şık ve kaliteli bir saat olarak Zenith her anlamda güven vermek için üretilmiş. Titanyum ve pembe altın renkleri ve deri ve metal kordon ile eşleştirilerek farklı bir tasarıma imza atması Zenith’in şaşırtıcı olmayan yönlerinden biri aslında. Çünkü Zenith tasarımları denince şaşırtıcı olması her zaman beklenen bir durum. Pembe altın ve mavi timsah derisi kordon herkesin ilgisini çeken eşsiz bir model oluşturmuş. Bu saat aynı zaman da büyük saat severler tarafından oldukça sevileceğe benziyor. 44 m’lik kasa çapıyla güçlü bileklere daha çok yakışacağı kesin.

Safir kristal küre içine saklanmış kadranların mekanik görüntüsü oldukça ilgi çekici ve havalı duruyor. Sadece yerçekimi kontrol modülünün 139 parçadan oluştuğu bilinen Zenith Defy Zero G Watch toplamda 324 farklı bileşenin bir araya gelmesiyle üretildi. Saatin her iki yüzü de safir kristal çerçeve ile kaplı olduğu için şeffaf bir iskeletin içindeki yüzlerce küçük parçayı görmek ve onların hareketlerini izleyebilmek mümkün. Bu farklı tasarımıyla kendisini sonsuza kadar bileklere zincirleyecek güzelliğe sahip.

Saatler üzerindeki teknolojik gelişmeler ve tasarım savaşları devam ede dursun, yer çekiminin etkilerini istediği gibi durdurarak ona yap hadi yapabilirsen diye meydan okuyan sayılı saat markası var. Bu teknolojik parçaları daha küçük bir safir kristal küreye sığdırmayı başaran ve avucunuza küçük bir şeker parçası gibi bırakılan pembe altın renkli Zenith Defy Zero G Watch şimdilik markalar arasındaki sıralamada ön sıralara çıkmış durumda. Her saati birbirinden değerli ve farklı olan Zenith yine üst segment pazara yönelik ürettiği son Defy serisinin satış fiyatını henüz açıklamadı. Ancak diğer saatleri gibi onun da altı haneli rakamlara sahip olacağı herkes tarafından beklenen bir durum.